• I. Dünya Savaşı’nda İngilizlere esir düşen Türk askerlerinin toplandığı kamplardan biri olan, Mısır’daki Seydibeşir Kuveysna Kampı’nda esirlerimizin kamplarda çektikleri sıkıntıları aktaran belgesel niteliğinde bir fotoğraf lotu. Fotoğraflardaki tarihler rumi takvime göre 1336, milâdi 1920 yılına ait. Kamp, kaynaklarda “Seydibeşir Kuveysna Dört Numaralı Osmanlı Üserayı Harbiye Kampı” olarak da geçiyor.
• Esirler yüksek rütbelilerden oluşuyor. Yazışmalarda genel olarak “Hasan Hilmi” ismindeki kişiye sundukları şükran dilekleri ve “kendilerini futbol sayesinde teselli ettikleri” bahsi geçiyor. Esirlerin, kampta Hilâl ve Terakki adıyla futbol kulüpleri kurduklarını biliyoruz, futbol bahsi de bununla ilişkili. Bu konuya Murat Bardakçı’nın şu yazısında da bir görsel ile değinilmiş.
• 40 adedi yaklaşık 9 x 14 cm, 3 adedi ise 12 x 18 cm boyutlarında toplam 43 adet fotoğraf var. Ön veya arkalarında yazışmalar yer alıyor. 40 adet fotoğrafın kondüsyonu gayet iyi, 3 adet büyük fotoğrafın kenarlarında ise kıvrım ve yırtıklar mevcut.
Görseller
Üzerinde yazışma olanlardan seçtiğimiz 32 adet fotoğrafı Eski Türkçe’den çevirileri ile birlikte aşağıdaki galeride bulabilirsiniz. (2 sayfa olarak toplam 51 görsel)
Tarihçe
Konuyla ilgili daha detaylı bilgi için araştırmacı Vedat Tüfekçi’nin tarafından 2019 yılında yayınlanan I. Dünya Savaşında Ingilizlere Esir Düşen Türk Askerleri konulu doktora tezine göz atabilirsiniz. Seydibeşir kampı ile ilgili bazı kısımları aşağıda paylaşıyoruz. (PDF’te sayfa 268’den itibaren)
…Seydi Beşir esir kampının kuruluşu, İngiltere Hükûmetinin Mısır’daki Konsolosluğu ile gerçekleştirdiği yazışmalara bakılırsa Temmuz 1916’dır. Kızılhaç heyetince 6 Ocak 1917’de gerçekleşen ziyaret sonrası kamp hakkında bir rapor hazırlanmıştı. Raporda verilen bilgilere göre kamp, İskenderiye şehrinin 15 km doğusunda, deniz kıyısında, sağlık şartlarına uygun bir yerde, küçük bir vadi ile kum tepelerinin kesiştiği bir noktada kurulmuştu.
…Esirlerin barınmaları için hemen hemen her şey düşünülmüştü. Mutfak bahçesi kapalı bir yer olarak tasarlanmıştı. Esirlerin palmiyelerle çevrili futbol, tenis vs. gibi oyunlar için hazırlanmış alanları vardı. Kamp komutanı Yarbay Coates’di.
…Arşiv belgelerinden, bağımsız devlet ve kurumlarca hazırlanan raporlardan veya esir hatıratlarından çıkan bilgilere göre Seydi Beşir kampı Mısır’da bulunan kampların içinde Türk esirlerinin sayısı bakımından en büyüğü ve en önemlisiydi.
…Kampın fiziki şartlarının yerinde olduğu varsayılsa bile Mısır iklimi ve deniz kıyısında konuşlandırılmış kamp, esirlerin yaşaması bakımından hiç uygun bir yer değildi.
…İngilizler kampları idare ederken kampın iç işlerine karışmamışlar, iç idareyi tamamen Türklere bırakmışlardı. Her karargâhta muhtelif harp mevki ve cephesinden esir düşerek gelen esir subayların en büyük rütbelisi o grubun başkanı sayıldığından kampta tüm emir ve idareler o kişiye havale edilmekteydi.